DönüsümGregor Samsa bir sabah yataginda huzursuz düslerden uyandiginda kendini dev bir böcege dönüsmüs olarak buldu. Kabuklu sert sirtinin üzerinde yatiyor, basini birazcik yükselttiginde, kayip düsmek üzere olan yorganin tepesinde zar zor tutundugu kahverengi, bombeli ve yay seklinde seritlerle bezeli karnini görüyordu. Gövdesine göre acinacak incelikteki pek cok bacagi gözlerinin önünde caresizlikle titresiyordu.Bu sarsici, tuhaf cümlelerle baslayan Dönüsüm, keskinligi ve yalinligiyla Kafkanin edebi yogunlugunu en iyi anlatan eseridir.PaltoÖnüne ne pahasina olursa olsun ulasacagi bir hedef koyan insanlar gibi kendini simdiden daha hayat dolu hissediyor, karakteri gücleniyordu. Yürüyüsünde ve hareketlerinde kararsiz ve ikircikli ne varsa gitmis, gözlerinde yeni bir ates parlamaya baslamisti. Hatta en cüretkar hayallerinde bazen paltosuna sansar kürkü bir yaka diktirmeyi bile kurar olmustu. Kücük adamin cektigi sikintilar, maruz kaldigi esitsizlik ve acilar bu uzun öykünün baskahramani Akakiy Akakiyevicin hayati üzerinden yalin bir gercekcilikle anlatiliyor. Böylesi bir anlatim, her ne kadar dönemin Carlik Rusyasinda büyük tepki alsa ve Gogol, Rus insanini asagilamakla suclansa da, Rus edebiyatinda büyük bir cigir aciyor.Hepimiz Gogolun Paltosundan ciktik.Fyodor Dostoyevski Gogolun Paltoda sergiledigi sanat, paralel dogrularin kesismekle kalmayip, solucan misali kivrilabileceklerine, karmakarisik hale gelebileceklerine isaret eder.Vladimir Nabokov, Nikolay GogolPeter Schlemihlin Olaganüstü ÖyküsüSevgili dostum, insan bir kere düsüncesizlik edip dogru yoldan ayrilirsa, onu hep asagiya, daha asagiya ceken baska yollara da sapar; gökyüzünde ona yön gösterecek bir yildiz aramasi da bosunadir; zira caresi yoktur, yokus asagi gidecek ve intikam tanricasina kurban olacaktir.Modern insanin caresizliginin masallara özgü bir üslupla aktarildigi Peter Schlemihlin Olaganüstü Öyküsü, sonsuz bir servet elde etmek adina Seytana gölgesini satan Peter Schlemihlin diger insanlar tarafindan asagilanip dislanmasini anlatir. Adelbert von Chamissonun edebiyat tarihine damgasini vuran bu essiz hikayesi, aradan gecen iki yüzyila ragmen hala gecerliligini koruyor.Damgalanmis ve dislanmis bir adamin cektigi izdiraplarin derin bir tasviri.Thomas MannKöpeklerin SohbetiTalihsiz bir evlilik yüzünden hastaneye düsen bir tegmen hasta yataginda yatarken sokakta iki kisinin konustugunu duyar. Sohbetin cekiciligine kendini iyice kaptiran tegmen konusanlarin aslinda hastanenin bekci köpekleri oldugunu anlar ve bu mucizevi sohbeti kagida aktarir.Bir süreligine konusma kabiliyeti kazanan iki köpek baslarindan gecenleri anlatirken insanligin derin mevzularina deginirler ahlak, yozlasma, dedikodu, haset, talih, onur, sinsilik, tahakküm... Cervantesin yasadigi dönem ve ülke üzerine yogun bir hiciv iceren bu uzun öyküsü, bütün bir insanlik tarihinin ve muhtemelen gelecegimizin de güzel bir elestirisine dönüsüyor.Katip BartlebyKalabaligini gördügü, bildigi bir mekanin yalnizliginin tek seyircisiydi o...Dünya edebiyatinin kült eserlerinden biri kabul edilen Katip Bartleby, bir avukatin Wall Streetteki hukuk bürosuna bir katibi ise almasiyla baslar. Bir süre sonra calismayi ve hatta yasamayi reddederek hakim düzeni ve en sarsilmaz inanclari ters yüz eden Bartleby, dünyaya karsi takindigi alisilmadik tavriyla avukatin elini kolunu baglar.Bartleby, bireyin sessiz birakildigi ve itaate kosuldugu modern dünyada yapmamayi tercih ederek yasayan siradan bir katibin varolus nüshasidir. Sorgusuz sualsiz kabullerin karsisina dikilmis sessiz bir isyan bayragidir. Özgürlügü yeniden tanimlayan, tugla duvara bakan bir masanin ardinda tarihin baska türlü yazildigi bir baskaldiri hikayesidir.SatrancStefan Zweigin intihar etmeden kisa süre önce kaleme aldigi Satranc zulüm, saplanti, aklin gücü ve bu gücün yaratacagi kötülükleri ele alan ve yayimlandigindan beri bütün dünyada büyük yanki uyandirmis bir klasik. Satranc tahtasinin siyahi ve beyazi gibi iki kutbun -iyiyle kötünün, kibarla kabanin, insanla makinenin, akilla deliligin, cehaletle bilginin, acgözlülükle kanaatkarligin- arasinda, kendi icimizde bitmeyen bir satranc macina devam eden bizim hikayemiz...New Yorktan Buenos Airese giden bir gemide yolcular arasinda Dünya Satranc Sampiyonu MirkoCzentovic de bulunmaktadir. Kaba, vurdumduymaz, cahil, acgözlü bir insan olsa da Czentovic tam bir satranc dehasidir. Gemidekiler kendisiyle mac yapmak isterler. Genc satrancci bu isteklerini geri cevirmez ve üst üste galip gelir, ta ki bir mac sirasinda agirbasli, cekingen bir yabanci ortaya cikip oyuna müdahale edinceye kadar. Bu yabanci uzun zamandir satranc tahtasina elini sürmedigini söylese de verdigi taktikler sayesinde mac berabere biter.AureliaYavas yavas aydinlanan belirsiz bir yeraltidir uyku, burada golgeden ve gecenin icinden, arafi mesken tutmus, ciddiyetle hareketsiz duran soluk siluetler cikagelir.Nerval rüyalari bildigimiz dünyayla gerceküstü dünya arasindaki iletisimi saglayan bir vasita olarak görür. Yazilari onun mantik ve tutarlilikla kuvvetli bagini sarsan hayaller ve fantezilerle doludur. Bunun en önemli örneklerinden biri olan ve en önemli eseri kabul edilen Aureliada düsle gerceklik, delilikle yaraticilik arasindaki belirsiz, gizemli cizgiyi, kendi ruhsal deneyim ve arayislarindan yola cikarak inceliyor.Fransiz romantizminin önemli yazar ve sairlerinden, sembolizm ve gerceküstücülük akimini oldugu kadar T. S. Eliot, Ahmet Hamdi Tanpinar, Charles Baudelaire ve Marcel Proust gibi pek cok yazari etkilemis Nerval essiz ve zarif edebi üslubuyla saflik, kaybedilmis genclik, kendini gerceklestirme ve güzellik ideallerini yansitan imgeleri Aureliada bulusturuyor.Beyaz GecelerHayalperest eski hayallerinin arasinda, külleri karistirir gibi, sogumus yüregini yeniden isitacak, onu yeniden hayata döndürecek bir kivilcim arar bos yere. Bulacagi kivilcimla sönen o güzel hayallerinin atesini yeniden yakacak, kanini kaynatan, mutluluk gözyaslari döktüren müthis düslerine tekrar kavusacaktir.Sekiz yildir yasadigi St. Petersbur

Weitere Produkte vom selben Autor