Tercih Özgürlügü Piyasanin Gücüne Dair Kisisel Bir Izah

Milton Friedman 20. Yüzyilin en etkili politik iktisat düsünürlerinden biridir. 1930lardan 1970lere kadar egemen iktisad paradigma olan Keynesyen iktisatin hakimiyetine son veren ve klasik gelenegin izinde yeni makro iktisat okullarinin yükselisine öncülük eden isim Friedmandir. 1980li yillarda ABDde Reagan, Ingilterede Thatcher, Türkiyede Özal liderliginde yapilan ekonomik reformlarin ilham kaynagi ve fikri öncüsünün de Friedman oldugunu söylemek mümkündür.Milton Friedman ile -ayni zamanda entellektüel yoldasi da olan- esi Rose Friedman, birlikte kaleme aldiklari bu eserde devletci-kumandaci zihniyete karsi serbest piyasaci argümanlari ustalik ve incelikle ele aliyorlar. Bunu yaparken düzenlemelerin, kanunlarin, devlet personeli ve kurumlarinin, dolayisiyla kamu harcamalarinin artmasiyla özgürlügün nasil asindigini ve refahin nasil azaldigini acikliyorlar. Bunun yaninda devlet müdahalesinin iyi niyetle bile yapilsa nasil da tam tersi istikamette sonuclar ürettigini gösteriyorlar. Bu menf sonuclari telafi etmek icin devletin daha fazla düzenleme, kanun, personel ve kuruma ihtiyac duydugunu sonucta hem refahin hem de büyüyen devlet karsisinda özgürlügün daha hizli eridigini gözler önüne seriyorlar.Dünyanin politik ve ekonomik acidan en özgürlükcü ülkelerinden biri olarak görülen Amerika Birlesik Devletlerinde devletci-kumandaci bürokratik zihniyetin icraatlarina güclü elestiriler yönelten Friedmanlar tespit ettikleri ekonomik ve aslinda politik sorunlara karsilik tedavi receteleri de sunuyorlar. Sosyal güvenlik sisteminden egitime kadar bircok alanda kazilar yapip tespit ettikleri sorunlara karsi cözüm önerilerini tartisiyorlar.Popülist hareketler ve devletci-kumandaci yönelimler hemen her nesilde tekrar tekrar ortaya cikabildigi ve buna karsi bilincli ve tetikte olmak gerektigi icin, Tercih Özgürlügü cok uzun yillar daha bir modern klasik olarak kalacaktir.Milton Friedman hakikatleri tekrar gözler önüne seriyor ve izin verdigimiz takdirde özgürlük ve bolluk icindeki bir toplumun nasil isleyebileceginden haberdar olmamizi sagliyor. Iste bu yüzden iktisat alaninda aldigi Nobel Ödülünü hak ediyor ve iste bu yüzden bu kitabi okumalisiniz.- Readers DigestMuhtesem- The Christian Science Monitor